ÇEŞİTLİ SAĞLIK SORUNLARINDA BESLENME
- TİROİD HASTALIKLARI VE BESLENME
Troid diyetisyeni Şengül Üre
Yemek yememizin asıl nedeni karnımızı doyurmak değil genetik yapımızın bize dayatmasıdır.Çünkü yaşamak için enerjiye ihtiyacımız var . Kalp ,karaciğer ve beyinimiz hiç durmadan çalışıyor.Devamlı soluk alıp veriyoruz,Troid diyetisyeni Şengül Üre
Hakaret ederken kaslarımız çalışıyor.Tüm bu fonksiyonlar için enerjiye ihtiyacımız var .Yediğimiz ve içtiğimiz her şeyden enerji üretilebilmesi için vücudumuzda bazı kimyasal olaylar oluyor ve bu kimyasal olayların tamamına metabolizma deniyor .
Bu sistemi ise boynumuzda hemen gırtlağın önünde yer alan sadece 25 gramlık bir bez olan tiroit bezi yönetiyor.İnanması zor ama iki kanadıyla bir kelebeği andıran gırtlağımızdaki bu küçücük bez kalpten akciğerlere ,karaciğerden beyne ve cilde kadar tüm hücrelerin nasıl çalışacağına karar veriyor.
HİPERTİROİDİ GUATR
Guatr diyetisyeni Şengül Üre:
Tiroit bezinin aşırı çalıştığı duruma hipertiroidi guatr denir.Bu problem söz konusu olduğunda vücuda çok fazla tiroit hormonu pompalanıyor .Vücuttaki tüm fonksiyonlar hızlanıyor .Düşünceler ,sinir sistemi hızlanıyor.Ortaya sanki bir anda kafeinle yüklenmiş gibi gergin ,sinirli ,her an patlamaya hazır tahammülsüz,kolayca öfkelenen ve bu yüzden sosyal ilişkileri bile bozulan bir insan tablosu çıkıyor. İştahtaki açılmaya rağmen kilo verme ; kaslarda güçsüzlük el ayak avuç terleme ;ellerde titreme aşırı yorgunluk ;uyku bozuklukları ,sinirlilik ,gerginlik, öfke yada depresyon; çarpıntıları,kalp hızında artma hipertiroidi işaretleri olabilir.
HİPOTİROİDİ GUATR
Enerji seviyeniz azaldı ,hafızanız eskisi gibi değil,kendinizi devamlı yorgun hissediyor ve depresyonda olduğunuzdan şüpheleniyorsunuz .Hiç geçmeyen kas ve eklem ağrıları canınızı sıkıyor .Kilonuzu korumakta güçlük çekiyorsanız Çok kolay kilo almaya ve zor kilo vermeye başladınız.Saçlarınız cansız ,mat görünüyor ve çabuk kırılıyor .Tırnaklarınız da son derece sağlıksız görünüyor .Çevrenizdekilerden ne kadar yorgun göründüğünüze dair yorumlar alıyorsanız.Muhtemelen sorunlarınızın tamamı hipotiroidi yüzünden yani tiroit bezinizin yeterince hormon üretememesinden kaynaklanıyor olma ihtimali çok yüksek .Hipotiroidi çok yavaş gelişen sessiz ve sinsice seyreden bir sağlık sorunudur.
HASHİMATO HASTALIĞI
Haşimato diyetisyeni Şengül Üre
Hashimato bağışıklık sistemindeki bir sorun nedeniyle tiroid bezi zaman içinde yavaş yavaş harap oluyor. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde tiroit yetmezliği (hipotriodi )ortaya çıkıyor.Hashimato hastalığı %90 kadınlarda görülür.Hastalığın nedeni tam olarak bilinmiyor ancak bağışıklık sistemindeki bir sorundan kaynaklandığı biliniyor bağışıklık sistemi tiroit bezini yok etmeye çalışarak tiroit bezinde bulunan bir maddeye (TPO)karşı aşırı miktarda antikor (anti-TPO)üretmeye başlıyor.Süreç her hastada farklı işliyor.Kimi hastada hastalığa rağmen hormon üretimi normal kamaya devam ederken çoğunda zaman içinde yavaş yavaş azalıyor.
KANSER VE BESLENME
KANSERDE BESLENME
Kanser diyetisyeni.Kanser hastalıklarında beslenme diyetisyeni
Fizyolojik bozukluk olarak tanımlanan Tümör organizmadaki bazı hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu oluşur .Bu sırada bazı hücreler kaybolan veya normal biyokimyasal işlevleri değişir.Hücrede oluşan bu değişme Benign ve malign olarak ikiye ayrılır.
Kişinin yaşadığı çevresi stresi,genetik yapısı ve bizi en fazla ilgilendiren beslenme örüntüsü hastalığın oluşumunda etken olduğu gibi hastalık da kişinin beslenme durumunu etkilemekte ,bu etkinliğin derecesine göre bir uygulanan tedavi yöntemleri de beslenme ile ilişkili olup hastanın beslenme durumuna paralel olarak etkinliğini göstermektedir.
Kanserin oluşumu farklı nedenlere bağlıdır.Bu nedenler arasında çevre koşulları başlı başına en büyük oranla ilk sırayı alır. Beslenmenin hastalıktaki payı çevre koşulları içine alındığında %70-75 yalnız değerlendirildiğinde ise %35-45 ,e vardığı kabul edilmektedir. Çevre ile beslenmenin bu derece iç içe olma nedenleri aşağıdaki gibi özetlenebilir.
- Protein ve Kanser: Yüksek miktarda hayvansal protein alımı kanser ile ilişkilendirilmektedir. Bunun nedenlerinden birisi yüksek miktarda hayvansal protein alındığında doymuş yağ tüketiminde de artış olmasındandır. Yapılan çalışmalarda doymuş yağ tüketimi ile meme, prostat, rahim, kolorektal, pankreas ve böbrek kanserleri kanser arasında ilişki olduğu bulunmuştur. Ancak yine de bu kanserlerin proteinle mi ya da doymuş yağ alımı ile bağıntılı olduğu tam olarak açıklanamamaktadır. Yağ içeriği yüksek et ve işlenmiş et tüketimi yerine alternatif protein kaynakları olan balık, tavuk sağlıklı pişirme yöntemleri ile tüketilmelidir. Nitrat, nitrit gibi katkı maddeleri içeren ürünlerden ( sucuk, sosis, salam vb.) uzak durulmalıdır.
- Yağ ve kanser:Yağlar vücudun enerji deposu olup vücutta sentezlenemeyen elzem yağ asitleri ve yağda eriyen vitaminlerin alınması için gereklidirler.Yağın her çeşidinin (sıvı veya katı, hayvansal veya bitkisel) fazla tüketilmesi özellikle prostat, meme, testis, rahim, yumurtalık ve kolorektal kanserlerinin oluşum riskini arttırmaktadır. Bu nedenle yağ alımını azaltmak için yemekler az yağ ile pişirilmeli özellikle et yemeklerine ilave yağ eklenmemeli kendi yağında pişirilmelidir. Doymuş yağların tüketimi azaltılarak doymamış yağ tüketimi arttırılmalıdır. Bitkisel sıvı yağlar tercih edilmelidir. Yağ çeşidi ve tüketimi belirli bir denge içerisinde olmalıdır.
- Karbonhidrat ve kanser: Karbonhidratlar başlıca enerji kaynağımızdır. Yiyeceklerimizde en çok bulunan besin ögesidir. Başlıca çay şekeri, pekmez, bal, ekmek, sebze, meyve, kurubaklagil de bulunmaktadır. Et, balık ve tavukta az miktarlarda nişasta bezeri ‘glikojen’ denen karbonhidrat bulunmaktadır. Sebze, meyve, kepeği ayrılmamış tahıl ve kurubaklagillerde bir karbonhidrat türü olan posa (lif) bulunmaktadır. Posanın fazla alınması kabızlığı önleyerek barsakların düzenli olarak çalışmasını sağlamakta ve kolon-rektum kanserleri oluşumunu engelleyebilmektedir.
- Vitaminler ve kanser: Vitaminlerin genellikle kanser oluşumunu önledikleri belirtilmektedir. Vitaminlerin günlük önerilen miktarlardan az alınmasının kanser riskini arttırdığı bildirilmiştir.
- Mineraller ve kanser: İnsan vücuduna minerallerin çoğu içecek ve yiyeceklerle, bir kısmı hava yoluyla bazıları da deri ile alınır. Bazı mineraller kanserin oluşmasını önlemeye yardımcı olurken bazıları da kansere neden olur. Bazı minerallerde alım miktarına göre her iki şekilde de etki göstermektedir. Kanser oluşumuna neden olan başlıca mineraller nikel, kadminyum, kurşun, asbest (amyant) ve arseniktir. Kanserden koruyucu minerallerin başlıcaları selenyum, iyot, çinko, molibden, kalsiyum ve demirdir.
- Şişmanlık ve kanser: Besinlerle alınan enerjinin, gün boyu harcanan enerjiden daha fazla olması sonucu vücutta yağ olarak birikerek şişmanlığa neden olmaktadır. Genellikle şişmanlık kalori değeri yüksek besinlerin sürekli, aşırı tüketiminden ve fiziksel aktivitenin azlığından kaynaklanmaktadır. Şişman bireylerde kanser normal kilolulara göre daha yüksek oranda görülmektedir. Bütün bunlardan ötürü hareketli bir yaşam tarzı alışkanlık haline getirilmelidir.Haftada 3-4 kez yapılan, 30-60 dakikalık orta şiddette fiziksel aktivitenin sağlığımız üzerindeolumlu etkileri vardır. Yapılan çalışmalarda fiziksel aktivitenin kanser riskini de azalttığı gösterilmiştir. Fiziksel aktivite yaparak vücut ağırlığı kontrolü de sağlanmaktadır.
- Alkol, sigara ve kanser: Bağımlılık yapan bu iki maddenin ayrı ayrı kullanımlarının yanı sıra birlikte kullanıldıklarında da kanser riskini daha da arttırdığı bilinmektedir. Bu nedende alkol ve sigara tüketimi sınırlandırılarak tamamen sonlanmalıdır.
- Besinler pişirme yöntemleri ve kanser: Pişirme yöntemlerinden biri olan mangalda pişirme yöntemi sağlık açısından güvenilir bir yöntem değildir. Mangal kömürüne yakın olarak pişirilen besinlerde sağlık açısından zararlı maddeler oluşmakta ve kanser riskini arttırmaktadır. Yine aynı şekilde kızartma, kavurma, közleme, tütsüleme gibi hatalı pişirme yöntemlerinin yerine haşlama, fırında pişirme gibi sağlıklı yöntemler tercih edilmelidir.
GUT HASTALIĞI VE BESLENME
GUT HASTALIĞI
Gut diyetisyeni
Üre metabolizmasında oluşan bozukluk hiperürisermi ,tekrarlayan artrit atakları ve sinoviyal sıvıda yumuşak dokularda monosodyum ürat kristallerinin depolanması ile karakterize bir hastalıktır.
Gut vücuttaki yumuşak doku ve eklemlerde kristaller şeklinde aşırı ürik asit birikimi sonucunda oluşmaktadır.Ürik asit normalde vücutta ürik asit metabolizmasının yıkımı sonucunda oluşmaktadır.
GUT HASTALIĞININ TEDAVİSİNDE
• (yavaş ağırlık kaybı )
• Alkollü içeceklerin tüketimini engellemek /sınırlandırmak
• Düşük pürin içerikli bir diyet uygulamaktır.
SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARINDA BESLENME
Sindirim hastalıklarında beslenme diyetisyeni Şengül Üre:
Sindirim sistem sindirim kanalı ( ağız farinks ösafagus mide inceve kalınbarsakdığı maddelrele kanalla ilişkili olan organlardan ( tükrük bezleri,safra kesesi ,pankareas )oluşur .Sindirim kanalına erişkin bir bireyde ağızdan anüse kadar uzanan 5 m uzunluğunda bir tüptür.
Sindirim sisteminin temel görevleri sindirim ve (emilim )işlevlerini yerine getirmektir . Gastrointestinal sindirim sistemi besin geçtiği beslenme kanalı ve sindirime yardımcı destek organlardan oluşmaktadır.Beslenme kanalı ağız boşluğu farenks ,özofagus,mide ,ince bağırsak ,kalın bağırsak ve anüsü içermektedir .Yardımcı organlar ise ,tükürük bezleri karaciğer,safra kesesi ,safra kanalı ve pankreastan oluşmaktadır.
Sindirim sistemin çalışması sırasında nörolojik kas ve hormonal dengenin sağlanması gerekmektedir .Gastroenteroloğun değerlendirmesinden sonra beslenme uzmanının eşliğinde yapılacak tıbbi beslenme tedavisinin uygulanması önemlidir .Hastalığın tanısından sonra bireyin beslenme durumunun değerlendirilmesi ve buna bağlı olarak enerji makro ve mikro besin öğesi ihtiyaçları saptanmalı gereksinmeleri hesaplanmalıdır .Bireyin beslenme programı hazırlanmalı önce sıvı dengesi de göz önünde bulunmalıdır. Sindirim sistem hastalıklarında özellikle bireye özgü beslenme programlarının önemi daha fazla ön plana çıkmaktadır.
Sindirim sistemi hastalıkları olan bireylerde değişen besin alımı besinlerin sindirim ve emiliminin azalması ve artan besin ögesi kayıpları beslenme bozukluklarının da beraberinde getirmektedir .Beslenme yetersizliklerinin yanı sıra obezitenin tedavisi de sindirim hastalıklarında önemlidir. Obezite sindirim sistemi hastalıklarının oluşumuna neden olabilmektedir.
- Ağızda varolan çiğneme yutmaya engel hastalıklar
- Yemek borusu hastalıkları
- Mide hastalıları
- Reflü
-Gastrit
- Ülser
- Karaciğer hastalıkları
- Kalınbağırsak hastalıkları
-Bağırsak mikrobiyatasının düzenlenmesi
-Spastik kolon
-İrritabl bağırsak hastalıkları
-Kolonun divertikül sorunu
-Kabızlık (konstipasyon)
-Çocuk ve yetişkinlerde ishal
İSHALDE BESLENME
İshal diyetisyeni Şengül Üre
Ne yapmak gerek:
• Yemek hazırlama işlemine başlamadan önce , önce ellerinizi bol su ve sabun ile yıkamaya gayret edin.
• Yeşil sebzeler, meyveler bol su ile yıkanmalı hatta son yıkama suyuna bir miktar sirke ilave ederek kısmen de olsa hijyen sağlayabilirsiniz
• Dışarıda satılan yiyecek ve içeceklerden uzak durmaya gayret edin.
• Bütün yiyecek ve içecekleri (özellikle sıcakta çabuk bozulanları) buzdolabında ve serin ve kuru ortamlarda muhafaza etmeye çalışın.
• Tavuk, balık, et vb. yiyecekleri buzluktan çıkardıktan sonra hemen pişirip tüketmeye gayret edin.
• Temiz kaynaklardan elde edilmiş suları tüketmeye gayret edin . ( şüpheniz var ise mutlaka kaynatmaya gayret edin.)
• Çiğ besinler ve pişmiş besinleri saklarken birbirine yakın saklamamaya dikkat edin .
• Yemekleri hazırlarken ve saklarken kullandığınız araç gereçleri ,yıkama işlemi yaptığınız kapları vb temizliği konusunda dikkatli olmaya gayret edin.
İshalde dikkat edilmesi gerekenler :
• Bol sıvı tüketilmeli
• Yağlı, kremalı, hamur işleri vb. yiyeceklerden uzak durulmalı
• Tüketilen tuz miktarı arttırılmalı (eğer tansiyon veya kalp hastası iseniz doktora danışarak)
• Haşlanmış patates, az yağlı makarna, az yağlı peynir, yağsız yoğurt, ayran, yoğurt çorbası, pirinç lapası veya yağsız pirinç pilavı, kepeksiz grisini veya ekmek, muz açık çay, kahve tüketilebilir.
Ancak ishal yoğun karın ağrısı, kusma ile devam ediyorsa mutlaka doktorunuza başvurunuz.
Bağırsak hareketleriniz düzene girmesi ve ishalin ortadan kalkması ile eğer kilo probleminiz var ve bir diyetisyenin verdiği beslenme programını uyguluyorsanız devam edebilir eğer bir sağlık sorununuz yok ise günlük hayatınızdaki beslenmenizi sürdürebilirsiniz.
- Emilim bozuklukları
- ÇÖLYAK HASTALIĞI VE GLUTEN
Çölyak diyetisyeni
Çölyak hastalığı genetik olarak yatkınlığı olan bireylerde başlıca buğdaydaki gluten ve arpa ,çavdar ,yulaf gibi tahıllardaki gluten benzeri diğer tahıl proteinlerine karşı kalıcı intolerans olarak gelişen ince bağırsak hastalığıdır .Glutene duyarlı enteropati çölyak olarak da adlandırılır. Bu hastalık genellikle anlaşılamayan ve yeterince tanısı konulamayan en yaygın besin intoleransı hastalıklarından birisidir. Hastalık üzerinde gluten proteini glutenin ve gliadin olmak üzere iki temel yapıdan oluşur . .
Gıda sanayisinde endüstrisinde buğday,arpa ,çavdar veya yulaf unlarından hazırlanan ekmek ,bisküvi,kek ,pasta vb fırıncılık ürünlerinin yanı sıra et ,sosis ,çorba gibi hazır gıdalarda da sıklıkla kullanılmaktadır.
Çölyak hastalığı anne sütü alan bebeği sütten kestikten sonra her yaşta görülebilir .Çölyak genellikle erken çocukluk döneminde sık görülen bir hastalık olmakla birlikte uzun bir süre çölyak belirtilerinin ilk pik zamanı 9ay 2 yaş arasında erken belirti verebilirken 40 yıllık süre içersinde de gelişebilir .Kadınlarda çölyak görülme sıklığı erkeklere göre sırasıyla 2:1 ile 3: 1 arasında değişkenlik göstermektedir.
Günümüzde çölyak hastalığının tek tedavisi glutensiz diyet uygulamasıdır.Katı glutensiz diyet uygulaması günlük gluten alımının 20 mg ,dan daha az alınması anlamına gelmektedir ve bu miktar yaklaşık olarak bir ince dilim ekmeğin %1,ine karşılık gelmektedir.Ancak her çölyaklının alt limitlerde olsa da ,tolere edebildiği (bağırsakta hasar oluşturmayan )bir gluten miktarı vardır. Çölyak hastaları için et ,balık,süt ve süt ürünleri,meyve ve sebzeler gibi geniş bir yelpazede besin seçenekleri mevcuttur. Gıda endüstrisinde ticari kaygılar nedeniyle glutensiz olarak bilinen bazı besinlere gluten ilavesi yapılabilmektedir.
Gluten yaygın olarak ,ekmek,tahıl,makarna gibi besinlerde bulunur .Ancak çorbalar soslar,turşular,soya sosları,çorbalar,salata sosları gibi ürünlerde de gluten bulunabilmektedir.
- LAKTOZ İNTOLERANSI
Laktoz intoleransı diyetisyeni Şengül Üre:
Laktoz insan sütü dahil olmak üzere sütlerde doğal olarak bulunan glikoz ve galaktozun birleşmesiyle oluşan bir (dişakkarrittir)karbonhidrattır.Ayrıca bazı besinlerde bileşen olarak da kullanılabilmektedir.Süt ve süt ürünlerindeki temel karbonhidrat kaynağı laktozdur.Laktozun sütteki miktarı%4,4%5,2arasında değişebilmektedir.Laktoz enerji kaynağı olduğu kadar yapısında bulunan galaktoz da beyin dokusundaki glikolipidlerin kaynağını oluşturmaktadır.Laktoz aside dayanıklı olduğundan midede hidrolize uğramadan ince bağırsaklara ulaşmaktadır. Normalde laktoz ince bağırsaklarda mukozadaki epitel hücrelerinin fırçamsı kenarında bulunan laktaz enzimi ile glikoz ve galaktoza parçalanır .Oluşan bu monosakkaritler emilir ve enerji kaynağı olarak kullanılır .Bebeklerde laktaz enzimi aktivitesinin normal aktivitesine göre düşük düzeyde olması laktaz eksikliği olarak tanımlanırken laktoz sistemini gastrointestinal semptomlara neden olması ise laktoz intoleransı olarak adlandırılmaktadır. Ayrıca bulantı ,gaz, şişkinlik ,karın ağrısı diyeeeare gibi klinik belirti ve semptom gösteren /göstermeyen bireylere laktoz standart test dozu tek olarak verildiğinde bunu tolere edememe durumu olarak da tanımlanabilir .
İnsanlarda laktoz enzimiyle ilgili problemler genellikle laktaz enziminin doğuştan hiç olmaması veya doğumdan itibaren süt içme alışkanlığının azalması nedeniyle ortaya çıkmaktadır.Doğuştan gelen enzim eksikliğine konjennital laktaz eksikliği sonradan ortaya çıkan enzim eksikliğine ise erişkin tip hipolaktazi denir. Laktaz enzim eksikliği olan her bireyde semptom görülmese de laktoz intoleransı olduğu kabul edilir.
Süt ve süt ürünleri protein ve kalsiyum başta olmak üzere bir çok besin öğesi laktoz intoleransı olan kişilerde bile uygun miktarlarda yer verilmeli ve kesilmemelidir.
Bağdat caddesi diyetisyen Şengül Üre DİYETİNFO olarak Sindirim Sistemi hastalıklarında amacımız bireyin besinsel ihtiyacının tespit edilip , kişiye özel hazırlanmış beslenme programı ile bireylerin besinsel ihtiyaçlarının karşılanıp varsa kullandığı ilaçları dikkate alarak renkli çeşitli yeterli ve ölçülü beslenmesi sağlayarak sağlığını geleceğe yönelik korumak ve oluşabilecek sağlık sorunlarının önüne geçmektir.
BÖBREK HASTALIKLARINDA BESLENME
Böbrek hastalıklarında beslenme diyetisyeni Şengül Üre
- Böbrek hastalarının içtikleri sıvı, protein ve yiyeceklerle aldıkları minerallerin miktarı önemlidir.
- İyi bir diyet listesi, tüm bu miktarlara göre hazırlanmalıdır.
- Hastanın kilosuna göre ideal kilosu hesaplanır.Buna göre günlük alınan protein alımı belirlenir.
- Böbrek hastalıklarında mutlaka tuz azaltılmalıdır.
- Özellikle yüksek tansiyon hastalığı da varsa, böbreğin yükünü azaltmak için tuz tamamen kesilmelidir.Dil, tuzsuz bir lezzete 6 ayda alışır. Bu nedenle böbrek yetmezliği yaşayan hastaların sabırlı olması gerekir.
- Katkı maddelerinden uzak durulmalıdır.
- Potasyum kısıtlanmalıdır. Potasyum içeren, asma yaprağı, patates, yeşil yapraklı sebzeler ve bazı meyveler çok az tüketilmelidir.
- Fosforu yüksek olan yoğurt, peynir, süt, hatta balık da, hastanın durumuna göre ya kısıtlanmalı veya farklı pişirme teknikleri uygulanmalıdır.· Salamuralar, konserveler, hazır gıdalar, tütsülenmiş etler,kuruyemişlerin tüketimi de sınırlandırılmalıdır.
- Yiyeceklerde kullanılacak pişirme teknikleri, yiyecek değişim miktarları her hasta için farklıdır.Böbrek hastaları aynı zamanda diyabet hastaları da olabilirler.Bu nedenle yiyecek ölçümleri herkes için farklı olmalıdır.
CİLT SAĞLIĞI VE HASTALIKLARINDA BESLENME
Cilt sağlığı diyetisyeni Şengül Üre :
Parmak izi gibi olan derimiz vücudumuzun en büyük ağır organıdır.Ücudumuzun içini ve dışını sararak bir bariyer oluşturur.Bizi çeşitli mekanik etki zararlı maddeler ve radyasyondan korur.
Cilt sağlığı kişiye özel parmak izine benzer vücudun içten gelen özellikle beslenmeyle ilişkili sorunlarda ve yetersizliklerde cilt sağlığında bozulmalar olduğu yapılan çalışmalarda gösterilmiştir.
- Alerji
- Atopik dermatit veya egzama
- Ürtiker
- Ksantom
- ANTİAGİNG BESLENME
Kişiye özel besinsel ihtiyaçların saptanıp beslenme programlarının oluşturulması
PCOS ( POLİKİSTİK OVER )VE BESLENME
Polikistik over diyetisyeni Şengül Üre
Polikistik Over Sendromu Nedir (PCOS )?
Hamile diyetisyeni Şengül Üre üreme çağındaki kadınların % 5- 10’unu etkileyen bir endokrin hastalığıdır. İlk olarak 1935’te ilk olarak fark edilmiştir. Polikistik over sendromunda küçük kistler (polikistler) yumurtalıkların etrafını sarar ve yumurtalıktaki yüksek miktarda androjenlerle (testosteron gibi erkeklik hormonları) kendini gösterir ve insülin direnciyle bağlantılıdırbu sağlık sorunu genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimiyle ortaya çıkmış sık görülen ve kompleks bir bozukluk olarak değerlendirilebilir. Düşük doymuş yağlı besinler tüketilmeli.
polikistik over diyetisyen ,hastalığında zayıflama , Polikistil over de kilo kaybının önemi
Vücut ağırlığının % 5 oranında azaltılmasının bile yumurtlamaya katkısı görülebilir. Polkistik over hastalığında,sendromunda beslenme
Polikistik over hakkında zayıflama ile geçermi,Pco ,Polikistik overde zayıflama,kilo verme nasıl olmalı
Pko tavsiye diyetisyen Şengül Üre diyeti ile çözüm, pcos diyetisyeni ,pkos da diyet ve sağlıklı beslenme
pcos diyeti nasıl olmalıdır.
Pcos konusunda uzman diyetisyen ile tedavi Belirtileri menstsurasyonun olmaması veya düzenin bozulması aşırı tüylenme (hirşutizm) düzensizliği Obezite/özellikle abdominal obezite . karın bölgesinde yağlanma, aşırı derecede karbonhidrat tüketimi kilo vermekte zorlanma, ve hipoglisemik dönemler (kan şekeri düşmesi) yaşanabilir
Polikistik Over Sendromu ilerleyen dönemlerde diyabet, hipertansiyon kalp rahatsızlıkları, endometrial kanser vb sorunlara zemin hazırlayacağından erken tanı ve tedavi çok önemlidir.pcos sorunu yaşayan gençler veya kadınlarad beden imajı yağlanma önemli bir sorundur.yapılan çalışmalarda %5-8 oranında kilo kaybı adaet kanamalarını düzenlenmsine .
Çeşitli uygulamalar söz konusu olsa da SIK AZ DÜZENLİ YANİ 3 ANA 2-3 ARA ÖĞÜN BESLENME İLKESİ ÖNCELİKLE TERCİH EDİLMELİDİR.Kan şekerinin düzene girmesi hipoglisemi ataklarının engellenmsi için
• Liften zengin kompleks karbonhidrat içeriği dengeli
• Yağ içeriği ihtiyacı kadar ancak doymuş yağ oranı düşük.
• Glisemik indeksi düşük besinler tercih edilmeli
• Hergün 45-60 dk yürüyüş yapılmalı.
• Mutlak bir endokrin ve diyetisyen ile
MENOPOZDA SAĞLIKLI BESLENME DİYETİSYENİ
Menopozda beslenme diyetisyeni ,Menopoz dİyetisyeni Menopozda beslenme nasıl olmalıdır.
Menpoz diyetisyenleri ile doğru beslenme
Yavaşlayan metabolizmayla birlikte diyetin enerji içeriğini de bir miktar kısmak gerekir.
Öğünlerimizde yapacağımız porsiyon kontrolü ile enerji kısıtlamasını mümkün kılarken,
gideceğimiz besin çeşitliliğiyle de hem gözümüzü doyuracak hem de vücudumuzun,
besin ögesi olan ve olmayan tüm ögelere doyumunu sağlayacağız.
Peki ya besin çeşitliliğini nasıl sağlayacağız? Besin çeşitliliğini sağlayabilmemizin tek yolu
4 besin grubu dediğimiz süt ve süt ürünleri, et (et, yumurta, kurubaklagil), taze sebze ve meyve,
ekmek ve tahıl ürünleri grubundan oluşan sağlıklı tabaklar hazırlamaktır.
Diyetisyen kilo almak istiyorum
Kilo alma diyetisyeni Şengül Üre :
Zayıf kişilere öneriler Beden kitle indeksi ile (BKI) değerlendirildiğinde 18.5 kg/m2 altında olan bireyler ZAYIF olarak değerlendirilir. Diğer bir deyişle ; çeşitli nedenlerle besinler yoluyla alınan enerji ve harcanan enerji arasında denge sorununun olması ile ortaya çıkan bir sağlık sorunudur.Zayıflık günümüzde gerek moda sektörü gerekse basın kanalıyla popüler hale getirilmiş olsa da ciddi sağlık sorunları ile birlikte yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Diyetisyenle kilo alma tedavisi nasıl olur
ZAYIFLIK NEDEN ORTAYA ÇIKAR ?
Kilo almak için diyet tedavisi nasıl olmaktadır .
- Uzun süren açlık,
-İştahsızlık,
-Aşırı fiziksel aktivite
-Öğün kavramının olmaması
-Metabolik hızın yüksek olması
-Hipertroidi
-Stres ,depresyon
-Sindirim ve emilim bozuklukları
-Bağırsak parazitleri,
- Vitamin mineral yetersizlikleri
- Kullanılan ilaçlar
SONUCUNDA Kilo alamama ve zayıflık sorunu ortaya çıkar
ZAYIFLIK VÜCUDUNUZU VE SAĞLIĞINIZI NASIL ETKİLER ?
Zayıflık sorunu ile kilo alma da sorun yaşayan bireylerde bir çok sağlık sorunu ile karşılaşma söz konusu olabilmektedir.
-Bağışıklık sisteminin zayıflaması ve sık enfeksiyonlar,
- Dikkat ve konsantrasyon problemleri,
- Vücut ısısında sorunlar özellikle üşüme
- Psikolojik problemler,
-Kas kayıpları,
-Saç dökülmesi , tırnaklarda kırılma,
-Çeşitli kas ağrıları ve kramplar,
- Yorgunluk , bitkinlik,
-Adet düzensizlikleri( kadınlarda )
-Uyku sorunları ( uykusuzluk veya aşırı uyku )
ile sıklıkla karşılamaktadır.
NASIL KİLO ALIRIM ? Kilo almak için diyetisyen
ZAYIFLIK TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ ?
Eğer birey yaşadığı sorunun bir sağlık sorunu olduğunu kabul edip tedavi sürecine başlamaya hazır olur ise zayıflık tedavi edilebilir . Sağlıklı,yönetilebilir kiloya ulaşılabilir.Öncelikle kişiye uygun tedavi modelleri geliştirmek gerekiyor. Yol haritanızı belirlerken sağlıklı kilo artışı ve sağlığın korunması adına endokrin (dahiliye ) doktoru eğer psikiyatrik bir sorun var ise mutlaka psikiyatri desteği ve Diyetisyen desteği hareket etmek gerekir. Yapılan kan testleri ve analizler sonucu doktorunuz ihtiyacınız var ise medikal tedavinizi DİYETİSYENİNİZ beslenme programınızı planlayarak yol almanıza yardımcı olur.
Kilo almak ,kilo vermekten zordur .Ancak kişiye özel hazırlanmış beslenme programları ile bireyin uyum sürecine bağlı olarak sağlıklı KİLO ARTIŞI bireyin ihtiyacına göre sağlanabilmektedir..
KİLO ALMAK İÇİN NELERE DİKKAT ETMELİ ?
Kilo alma ; konunun uzmanlarından destek alınarak ,umutsuzluğa kapılmadan ,istikrarlı bir takip sonucunda gerçekleşmektedir.Hızlı ağırlık kazanmak için strese girmeden ve acele etmeden yol almak sağlıklı sonuca ulaşmayı kolaylaştırır.Yapılacak dengesiz ve sağlıksız uygulamalar vücuttaki yağ kas dengesini olumsuz etkiler.
Bu nedenle ;
- Sık az düzenli öğün tüketme alışkanlığı kazanmak,
- Her öğünün protein ,karbonhidrat , yağ içeriğine dikkat etmeli,
- Öğünler Küçük porsiyonlar halinde tüketilmeli,
-Su , çorba, meyve suyu , asitli içecekler vb öğünlerden önce tercih edilmemeli,
-Aşırı şekerli ve yağlı besinlerden uzak durmalı,
-Öğünlerde bulunan yemekleri zenginleştirerek tüketmeye çalışılmalı ( salatalarda kuruyemiş ,peynir )
-Aile ve arkadaş ile yemek yeme alışkanlığı kazanmaya çalışılmalı
-Hazırlanan yemek ve masalara özen gösterilmeli ,keyifli yemek yeme ortamları hazırlanmalı,
-Yemek yeme esnasında stres yaratacak ortamlardan konuşmalardan uzak durmalı
-Ara öğünlerde kuruyemiş ,evde yapılan sütlü tatlılar ,tercih dondurmalar (genel sağlık durumuna göre )tercih edilmeli
- Öğün öncelerinde hafif yürüyüş vb egzersizler iştahı arttırabilmek için tercih edilmeli
Bu küçük uygulamalar sizi büyük değişimlere götürmeye yardımcı olur.
ZAYIFLIK NEDENLERİ
Harcanan kadar enerji alınamaması diyetin kalite ve miktar yönünden yetersiz oluşumun ileri geldiği gibi sindirim bozuklukları dolaşım bozuklukları enfeksiyonlar parazitler nedenlerle alınan besinlerin vücutta kullanımının engellenmesi sonucu da olabilir hormonal dengesizlik örneğin tiroid hormonlarının aşırı çalışması da bazal metabolizma hızını artırır . Bu durumda da enerji artar. Gereksinim karşılanamadığında zayıflık oluşur .
İRRİTABL BAĞIRSAK SENDROMU IBS NEDİR?
IBS NEDEN ORTAYA ÇIKAR?
İrratabl Bağırsak Sendromu diyetisyeni (İBS) herhangi bir patolojik duruma bağlı olmaksızın bağırsak hareketlerinde değişiklik ,kabızlık veya ishal, karın ağrısı, şişkinlik, geğirme vb şikayetler ile ortaya çıkan kronik fonksiyonel bağırsak hastalığıdır. IBS, bağırsakların en sık görülen sindirim sistemi bozukluğu hastalığıdır.
İrratabl Bağırsak Sendromu beslenme uzmanı Hassas bağırsak sendromu olarak da bilenen IBS; yiyecek, içecek, duygusal uyarılar, stres, menstrual siklus ile tetiklenebilmektedir. Sonuç olarak bağırsak sinirsel uyarı ve hormon etkilerine karşı abartılmış bir yanıtı verebilmektedir. Son yapılan araştırmalar, belirli besinlere karşı alerji ve aşırı duyarlılık söz konusu olduğunda, immun sistemi etkileyerek IBs şiddeti artırabildiği gösterilmiştir.iBS diyetisyeni Şengül Üre
Dünya genelinde %5-20 arasında görülebilen IBS endüstrileşmiş ülkelerde yaklaşık 5 kişiden birinde karşılaşılabilmektedir . Genel dahiliye polikliniklerine başvuran hastaların %15 kadarını IBS oluştururken, gastroenteroloji polikliniklerine başvuran hastalarda bu oran %40’lara kadar yükselebilmektedir. IBS, her yaşta ve cinsiyette görülen bir hastalıktır. Kadınlarda daha sık olmakla birlikte, genel popülasyonda 20-40 yaş arasında daha sık görülebilmektedir. Ülkemizde IBS görülme sıklığı ise nüfusun %13 oranındadır.
IBS (irratabl bağırsak sendromu) ŞİKAYETLERİNİ NELER ARTIRIR?
-Öğün atlama,
-Birden çok ve hızlı yemek yeme,
-Liften yetersiz beslenme,
-Zayıflama amaçlı gereksiz kullanılan çaylar ve bitkiler,
-Stres,
-Alkollü içecekler,
-Çeşitli yiyeceklere karşı hassasiyet,
-Adet dönemi,
-Tatlandırıcılar,
-Enfeksiyonlar ( özellikle bağırsak enfeksiyonları ),
-Antibiyotik kullanımı,
-Çeşitli ilaçlar,
-Hormonlar,
-Kahve ve kafein içeren maddeler (aşırı kullanım),
-Mevsimsel değişiklikler,
-Soğuk hava,
-Sigara,
-Alkol,
IBS semptomlarını artırabilmektedir.
IBS’TE DOĞRU BESLENME YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRIR MI?
En sık karşılaştığım soru;
IBS yönetilebilir mi? IBS ile baş edebilir miyim? Yaşam kalitemi nasıl arttırabilirim ?
IBS sorunu yaşayan bireylerin yaşam kalitesi düşmekte, anksiyete ve depresyon görülmektedir. IBS tedavisinde ;multidisipliner bir yaklaşım bireylerin yaşam kalitesini artırabilmek adına en etkili çözüm olmaktadır. Bireylerin Gastroentoloğu tarafından gerekiyorsa Medikal Tedavi ,Diyetisyeni tarafından planlanan kişiye özel Tıbbi Beslenme Tedavisi doğru bir yol haritası çizilmesine ve tedavinin planlanmasına yardımcı olacaktır.
Son yapılan çalışmalarda FOODMAP DİYETİNİN semptomları azalttığı gözlemlenmiştir.
FOODMAP DİYETİ NEDİR?
Düşük FOODMAP (kısa zincirli emilemeyen, emilmeyen/ emilim oranı düşün olan karbonhidratların sınırlandırıldığı fermente oligo-sakkarit disakkarit ve polyeller) içeren bir beslenme programıdır.
Düşük fermente özelliğine sahip bu besinler tüketildiğinde gaz ve şişkinlik şikayetleri azalarak yaşam kalitesini arttırabilmektedir. (kolay sindirilemeyen ve sindirilemediği için gaz ve şişkinliğe yol açan besinler beslenme programından çıkarılıyor) Bu beslenme programı ile bireylerin semptomlarının azalttığı ve bağırsağın motilite ve sekresyonunu değiştiği bilinmektedir.
DİKKAT!!!!
Düşük FOODMAP içeren bir KİŞİYE ÖZEL HAZIRLANMIŞ BESLENME PROGRAMI
-Doğru probiyotik ve prebiyotik desteği
-D vitamini yetersiz ise takviyesi ile
yaşam kalitesini artırır, intestinal mikrobiyotayı ve gastrointestinal endokrin hücreleri olumlu etkiler.
FOODMAP beslenme programı kişiye özel planlanırken; 6-8 hafta arasında (kişisel özelliklere göre değişse de) uygulanabilmektedir. Bu uygulama ile semptomlar azaltılmaya çalışılarak yaşam kalitesi artırılmaya çalışılır.
IBS TANISI ALAN BİREYLER HANGİ BESİNLERDEN UZAK DURMALI?
IBS TASINI olan bireylerin;
- Alkollü içecekler, peynir, süt, yoğurt, dondurma, süzme peynir, köy peyniri, elma, kayısı, şeftali, nektarin, armut, hurma, erik, kuşkonmaz, enginar, bezelye, karpuz, kiraz, meyve suları, mısır şurubu, dondurma, krema, kuru meyve, sarımsak, pırasa, soğan, bamya, buğday, çavdar, arpa, ekmek, bal, çikolata, baharatlar, kaju, makarna, yağlı tohumlar, barbunya, kuru fasulye, karnabahar, bezelye, tatlandırıcılar, mercimek, karpuz, diyet içecekler, bisküviler vb. tüketmemeleri,
-Uyku düzeni,
- Su tüketimine dikkat ettikleri taktirde
genel sağlık ve yaşam kalitelerinde artış söz konusu olmaktadır.
VEJETERYAN VE VEGAN BESLENMESİ
Vejeteryan diyetisyeni Şengül Üre
Vejetaryen diyet listesi veya beslenme; bitkisel kaynaklı besinlerin ağırlıklı olarak tüketilmesini içeren bir beslenme şeklidir. Vejetaryen ise; bitkisel besinleri tüketen, hayvansal besinleri (kırmızı et, tavuk, balık, süt ve sütten yapılan ürünler, yumurta gibi) sınırlı miktarda veya hiç tüketmeyen kişilere verilen isimdir. Tarih boyunca insanlığın doğal beslenme biçimi olarak kabul edilmiştir.
Bu diyetlerin veya beslenme modelinin tercih edilmesinin başlıca nedenleri temelde ekonomik nedenlerle ortaya çıkan beslenme tarzı , Budizm ve Jadizm dinlerinin etkisi, ile artmaya başlamıştır.Bireylerin sağlık durumlarına, çevreye ve havyanların öldürülmesine olan hassasiyetleri, ekonomik nedenler, dünyadaki açlık sorunları ve dini inançlar ,çevreyi koruma yer almaktadır.
Vejetaryen beslenme uzmanı tercihlerin çeşitlilik söz konusudur. Esasen diyetten kırmızı et ,beyaz et ve ürünlerinin tümüyle çıkarılması temel prensiptir.Yaygın olarak bulunan vejetaryanler ise laktoovavejetaryanler ve veganlar
Laktoovavejetaryenler süt ve süt ürünleri ile yumurtayı tüketirlerken veganlar katı vejetaryanlardır .Etleri yanı sıra hayvansal kaynaklardan elde edilen tüm ürünleri diyetlerinden çıkartırlar .Bu durumun uzun süre devam etmesi ise sağlık üzerinde olumsuz etkilerin yaşanmasına neden olmaktadır
Günümüzde Vejetaryen Diyet ve Beslenme düzenini benimseyenlerin toplam nüfusa göre oranı ;,Amerika Birleşik Devletleri %4 Avusturalya ve Almanya da %5,Avusturya da %3, Fransa da %2 ,Hindistan da dini sebeplerle %40 tır .Bu oranın erkeklerde kadınlara göre biraz daha düşük olduğu genç yetişkinlerde ise daha yüksek olduğu bilinmektedir.
Vejeteryan diyetisyenleri Türkiye,de toplam nüfusa göre oranı hakkında Türkiye Vegan ve Vejetaryanler Derneği tarafından çalışmalar başlatılmasına rağmen bilimsel bir veri henüz bulunmamaktadır
VEJETARYAN TÜRLERİ NELERDİR ?
1- Vegan :Beslenme düzenlerinde hayvansal besinlerin tamamı çıkarılır.
2-Bilişsel vejetaryen: Beslenme düzenleri içerisinde kırmızı et ürünleri oldukça düşük düzeyde yer alır; ancak kendilerini vejetaryen veya semi vejetaryen olarak tanımlamazlar
3-Semi vejetaryen (Fileksiteryenler): Genelde vejetaryen diyet düzeni ile beslenirken, bazen de et ürünlerini tüketebilmektedirler. Kırmızı eti sağlık nedeniyle tüketmezler; ancak bazı semi vejetaryenler yalnızca organik et ve et ürünlerini tercih ederler.
4-Etik vejetaryen:Etik vejetaryanlar ;vejetaryen olmayı sağlık nedenleri sebebiyle değil, seçimlerini dünyadaki ölüm ve zulmü azaltmak için yapmışlardır.
5-Lakto-vejetaryen: Süt ve süt ürünlerinin tüketip yumurtayı tüketmezler.
6-Ovo-vejetaryen: Sadece yumurta tüketip süt ve süt ürünleri ve et tüketmeyi tercih etmezler.
7-Lakto Ovo vejetaryen: . En yaygın vejetaryen beslene modelidir.Et ve et ürünlerinin olmadığı; fakat süt ürünleri ve yumurta tüketilmektedir.
8-Frutarian: Tüketilen besinlerin %75’i çiğ meyveler veya meyve benzeri sebzeler (domates vb.), tahıllar ve yağlı tohumlar oluşur. Hasat edilirken bitkinin tümüyle koparılmadığı sebze ve meyveler tüketilmektedir İşlenmiş veya pişirilmiş besinlerin minimum düzeyde tüketilir
9-Makrobiyotik vejetaryen: Sadece balık tüketilir.Tüm kırmızı et, kümes hayvanlarının etleri, yumurta ve süt ürünlerinin diyetten çıkarılır.
10-Pesketarian: Balık ( deniz balıkları ) yumurta ve süt tüketilir.Diyette kırmızı et ve kümes hayvanlarının etleri yer almaz.
11 -Ravist: Pişirme işlemi uygulanmaz. “pişirilmemiş vegan diyeti” olarak bilinir.
12-Suprotarian: Genellikle pirinç, filizlenmiş tahıl ve kurubaklagiller ile beslenme esastır.
VEJETARYEN BİREYLERDE GÖRÜLEN BESLENME SORUNLARI NELERDİR ?
Vetaryen beslenme düzenine sahip bireyler besin öğesi alımları yönünden; karbonhidrat , omega -6 yağ asitleri , posa, karotenoidler, folat, C, E vitamini ve magnezyum gibi besin öğelerini vejetaryen olmayanlardan daha fazla alırlar.Buna karşın ;düşük miktarda protein, omega-3 asitleri, B12 vitamini, çinko ve kalsiyum gibi besin öğesi alımları söz konusu olmaktadır.
Bireylere uygun beslenme alışkanlıkları kazandırılmadığı takdirde hayvansal kaynaklı Demir , Kalsiyum ,B 12 vitamini ve D vitamini gibi besin öğelerinin yetersizliği yüksek oranlarda görülebilir. Buna bağlı olarak anemi ,kemik sağlığı ,kalp sağlığı , demans , osteoporoz vb sağlık sorunları ile karşılaşılabilmektedir.
Vejetaryan beslenme tercihlerinde bebekler, çocuklar adölasanlar gebe ve emzikliler, sporcular yaşlılar risk grupları içinde yer almaktadır.Ancak besinsel ihtiyaçlarını karşılamak adına iyi planlanmış vejetaryen beslenme programları yaşam kaliteleri adına destek sağlayabilmektedir.
-Metabolizma diyetisyeni,endokrin diyetisyeni Şengül Üre :
Metabolizma vücudun yaşamsal fonksiyonlarına destek olmak için yediğimiz besinleri hücreler tarafından yakılması anlamına geliyor
Orneğin metabolizma reaksiyonları sonucu üretilen bazı proteinler kasları oluşturup hareket
etmemizi sağlıyor .Metabolizma sayesinde vücuttaki kimyasal değişiklikler için enzimler üretliyor
Diyetisyen ile sağlıklı zayıflama Bağdat Caddesi diyetisyen Dyt Şengül Üre: Çocukluk çağından itibaren kazanılan doğru beslenme
davranışları şişmanlığın önlenmesi açısından oldukça önemlidir.
Ancak şişmanlık sorunu ile karşılaşmış bireylerde beslenme eğitimi çok önemlidir.Sağlıklı yaşam ,bagdat caddesi diyetisyeni olarak yeterli ve dengeli beslenme , diyetisyen ile kilo verme eğitim ve beslenme planını oluşturulması mutlaka "BESLENME VE DİYET UZMANI (DİYETİSYEN)" tarafından düzenlemelidir.
Çünkü diyet programı kişiye özeldir,fiziksel özellikleri,sağlık durumu,ailevi özellikler,ve beslenme alışkanlıkları dikkate alınarak bir program oluşturulur ve uygulanır.
Diyet tedavisi uygulanan bireye yemek pişirme tekniklerinden yemek yeme zamanına kadar her konuda bilgi verilir.
Kontroller sürekli yapılarak uyum ve sonuç karşılaştırılır ve değerlendirme yapılır.Ayrıca bireye besinlerle alınan enerjinin harcanması konusunda da bilgi verilir.
Obezite (Şişmanlık)- zayıflama diyetisyeni
Çeşitli zayıflama diyetleri
Zayıflama Diyetlerinin amacı ve hedefleri
Sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanma ilkeleri
Motivasyon-İstanbul diyet merkezi
Diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler
Obezitenin yol açtığı sağlık sorunları
Obezite tedavi uzmanı,obezite diyetisyenleri
Sağlıklı kilo verme ,sağlıklı zayıflama diyetisyen ile olur.
Kişiye özel beslenme programı diyetisyen Şengül Üre
Diyabette beslenme danıışmanlığı. diyabet diyetisyeni
Diabette tıbbi beslenme tedavisi nasıl olmalıdır ve ilkeleri nelerdir?
Diyabette tıbbi beslenme tedavisinin önemi
en iyi diabetik dietisyenler istanbul da Şengül üre
diyabet beslenme uzmanı diyetisyen Şengül Üre
Hipoglisemi diyetisyeni Şengül Üre
İnsülin direnci nedir? Beslenme ile çözümü .
diyabetlilerde beslenme,diyabet beslenme şekli nasıl olmalıdır
Şeker hastalığında beslenme ,istanbul şeker hastalarina diyetisyen
Diyabette beslenme
İNSÜLİN DİRENCİ UZMANI DİYETİSYEN İLE ZAYIFLAMA
İnsülin direnci kilolu kişilerde daha fazladır ve o yüzden kilo arttıkça bu direnç artar ve şeker hastalığı görülme olasılığı artar.
İnsülin seviyesi yüksek kişiler çok hızlı kilo alır ve zor kilo verirler. Kilo arttıkça insülin direnci artar, kilo verdikçe azal
İnsülin direnci belirtileri,insülin direnci en iyi diyetisyen
İnsülin direncinin diyetle tedavisi mümkündür.
İnsülin direnci ve beslenme tedavisi diyetisyen ile
İnsülin direnci diyetisyeni le sağlıklı beslenme
İnsülin direnci diyetisyen ile beslenme ile edaviisi
Kilo verememenizin sebebi insülin direnci olabilir.
Şeker hastaları için diyetisyen yardımı ile kan şekeri kontrolü
İnsülin direncinde diyetisyen ile beslenme tedavisi
İnsülin direnci kilo almanıza neden olabilmektedir.
İnsülin direncinizi azaltarak kilo verebilirsiniz
İnsülin direnci veya fazlalığı kilo alımına sebebdir.
İnsülin direncinde diyet tedavisi nasıl olmalıdır.
Kalp ve Damar hastalıklarında Beslenme diyetisyeni
Kalp saglıgını korumak icin genel öneriler
Kalp damar hastalıklarıyla savaşımda etkili besin ögeleri
Kalp diyetisyenleri Şengül Üre ,sağlıklı beslenme
Böbrek Hastalıklarında Beslenme diyetisyeni
Potasyum kısıtlanmalıdır. Potasyum içeren, asma yaprağı,
Bağdat caddesinde diyetisyenden Kilo Verme İçin Öneriler
Bağdat caddesi bostancı diyetisyenler Sağlıklı Beslenme Nasıl Olmalıdır
Bağdat caddesi zayıflama,diyetisyen Şengül Üre
Bağdat caddesi diyetisyen isimleri Şengül Üre zayıflama
Menapozda Beslenme diyetisyeni
Menapozda beslenme nasıl olmalı
Polikistik over diyetisyeni ,Pos diyetisyenleri
Menopoz diyetisyenleri ve doğru beslenme istanbul
Menapozda kilo alımı ve diyet için diyetisyen
Menopozda beslenme diyetisyen tavsiyesi
menapozda kilo almamak için ne yapmalı,Şengül Üre
İshalde Beslenme,İstanbul beslenme uzmanı
İshalde dikkat edilmesi gerekenler
Osteoprozda (Kemik erimesi) beslenme diyetisyeni
Kemik sağlığı için ne yapmamız gerekir
Bağdat caddesi diyetisyen zayıflatan
Bağdat caddesi diyetisyenleri ve beslenme programı
Bağdat caddesi diyet,erenköy,şaşkınbakkal,suadiye
Şengül Üre diyet uzmanı bağdat cadde sinde hizmet vermekte
Kadıköy diyet merkezi,caddebostan diyet merkezi,dietisyen
Şengül Üre İstanbul diyet merkezleri olarak caddebostanda
Göztepe civarı diyetisyenler Dyt Şengül Üre
Pco-Polikistik over sendromu diyetisyeni beslenme planı
Düşük doymuş yağlı besinler tüketilmeli.
polikistik over diyetisyen ,hastalığında zayıflama
Polikistil over de kilo kaybının önemi
Vücut ağırlığının % 5 oranında azaltılmasının bile yumurtlamaya katkısı görülebilir
Polkistik over hastalığında,sendromunda beslenme
Polikistik over hakkında zayıflama ile geçermi
Pco ,Polikistik overde zayıflama,kilo verme nasıl olmalı
Polikistik over nedir?Belirtileri ve tedavisi
Pko tavsiye diyetisyen Şengül Üre diyeti ile çözüm
pcos diyetisyeni ,pkos da diyet ve sağlıklı beslenme
pcos diyeti nasıl olmalıdır.Diyetisyen Şengül Üre
Polikistik over diyeti nasıl olmalıdır?Diyetisyen Şengül Üre
Pcos konusunda uzman diyetisyen ile tedavi
Tiroid diyetisyeni,ve beslenmesi
Tiroid de tuz kullanımına dikkate edin
Haşimato hastalığı ve tiroidde beslenme hayati önem taşır
Haşimato nedir ? Haşimato diyetisyeni ve beslenmesi
Haşimato hastalığında zayıflama Şengül Üre
istanbul hipotiroid en iyi diyetisyen ile sağlıklı beslenme
Obez diyetisyeni Şengül Üre,Obezite oluşumu
Bağdat caddesi diyetisyen tavsiye Şengül Üre
Onkoloji diyetisyeni ,kanserde beslenme
Kalsiyum bakımından zengin olan gıdalar, az yağlı olarak tercih edilebilir.
Kanser diyetisyeni,onkolojik diyetisyen
Reflüde beslenme diyetisyeni
Günde 6-8 öğün yapın. Her iki saatte bir öğün yapın.
Kolestrol-Kolesterol diyetisyeni ve beslenmesi
Lifli besinler kolesterol ve yağ miktarını azaltır.
Kolesterolü düşürmek için
Sindirim sistemi hastalıklarında beslenme diyetisyeni
Sindirim sisteminde bir problem varsa antioksidan tüketimi çok önemlidir
Karaciğer hastalıklarında beslenme diyetisyeni
Karaciğer yağlanmasını önlemek için renkli meyve tüketin
Karaciğer yağlanmasında diyet ,ve beslenme
Metabolik sendrom da beslenme diyetisyeni
Metabolik sendrom tedavi edilmez ise birçok sağlık sorununa yol açar
Yeme bozukluklarında beslenme diyetisyeni
Amaç beslenme planlaması,bozulmuş yeme davranışını düzeltmekdir
Çölyak diyetisyeni hastalığı ,gluten diyetisyeni
Glutensiz beslenme çok dikkat ister .
Yaşlılarda Beslenme nasıl olmalıdır
Süt ve yoğurdun yağsız olanları tercih edilmeli,
50-55-60-65-70 yaş beslenmesi
Metabolizma diyetisyeni,metabolizma hızını etkileyenler
Metabolizma hızınızı artırın
Metabolizma uzmanı diyetisyen beslenme
Metabolizma diyetisyeni,metabolizma diyetisyenler
endokrinoloji diyetisyeni şengül üre
endokrin diyetisyeni ,metabolizma hızının önemi
Andropozda beslenme nasıl olmalı
Erkeklerde 50-55 yaş arası sağlıklı beslenme
Bağdat caddesi diyet ,erenköy,suadiye,Dyt Şengül Üre
Kadıköy,şaşkınbakkal diyet uzmanı Şengül Üre
Şengül Üre,göztepe,çiftehavuzlar,selamiçeşme,feneryolu nda hizmet vermektedir
Bağdat cadde üzerindeki diyetisyenler den Şengül Üre
Bostancı diyetisyen Şengül üre lionslara seminer vermiştir
Fenerbahçe ,kalamış da diyetisyen Şengül Üre soroptimistlerle
Bağdat caddesi diyetisyen uzmanı Dyt Şengül Üre
Kadıköy civarında diyetisyenler ,kızıltoprak civarındaki diyetisyen
Şengül Üre kozyatağı diyetisyen lionslara seminer yaptı
Bana en yakın diyetisyenler ,Dyt Şengül Üre
Caddebostan diyetisyen en iyi zayıflatan Şengül üre
Bağdat caddesi zayıflama diyetisyeni Şengül Üre
Gut hastalığında beslenme diyetisyeni
Gut hastalığında purin miktarını arttıracak besinlerden uzak durulmalıdır
Metabolizmayı hızlı çalıştırmak ve zayıflama diyetisyeni
Proteini eksik bir şekilde tüketirseniz metabolizmanızı yavaşlar .
Metobolizma diyetisyeni ,sağlıklı kilo vermek nasıl olmalıdır.
Ülserit kolitde beslenme nasıl olmalı ?
Şiddetli ishal durumlarında ishal diyeti uygulamak gerekir
Kilo almak için diyetisyen yardımı
Kilo almak için ne yapmak gerekiyor
Kilo alma diyetisyeni Şengül Üre
Kilo almakda ,vermek gibi sağlık sorunudur .
Kilo almak için diyetisyen yardımı
Kilo almak için diyet tedavisi nasıl olmalıdır
Kilo vermek için diyetisyene gidildiği gibi almak için de diyetisyene gidilmelidir
İrritabl bagırsak sendromunda hangi gdalar tüketilmeli
İrritabl bagırsak sendromunda diyetisyen yardımı
Vejeteryan diyetisyeni ile sağlıklı beslenme
Vejeteryan diyeti yağ ve kalori açısından nasıl olmalıdır.
Yüksek tansiyon diyetisyen
Tüksek tansiyon ,hipertansiyonda beslenme nasıl olmalıdır.?
İnsülin direnci ve diyet tedavisi
İnsülin direnci diyetisyen ile çözümü
İnsülin direncini beslenme tedavisi ile yenebilirsiniz